İŞ GÜVENCESİ OLMAZSA OLMAZIMIZDIR!

---

05 Şubat 2013, Salı

25-27.OCAK.2013 Tarihinde Devlet Personel Başkanlığı tarafından düzenlenen Kamu Personel Sisteminin Sorunları, çözüm önerileri ve 2023 vizyonu çalıştayına katılarak çok önemli gelişmelere ve çalışmalara şahitlik ettik.

Çalıştayın ilk gününe damga vuran Memur-Sen Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu’nun yaptığı açıklamalar oldu. Ancak bu açıklamaların en başında tüm memurların bu çalıştay içerisinde merak ve hükümet tarafından da masaya yatırılacağını tahmin ettikleri Memurların İş Güvencesi konusuydu.

Genel Başkanımız yaptığı açılış konuşmasında Memurun İş Güvencesinin Memur Sen’in olmazsa olmazlarından olduğunu, memurları mağdur etmeye yönelen her girişimin, en ufak bir çabanın karşısında olacağımızı ve bedeli ne olursa olsun bu tür girişmelere ve çabalara müsaade etmeyeceğimizi belirterek kırmızı çizgilerimizi çizmiş, “Böyle bir değerlendirmenin düşüncesi bile söz konusuysa derhal vazgeçilmesi gerektiğini çalıştaya katılan Hükümet yetkililerine bildirmiştir.

Devlet Personel Başkanlığı tarafından Abant’ta düzenlenen çalıştaya Memur Sen heyeti olarak katılmamızın nedenlerini kısaca sıralayarak, kendimize ve sizlere hitaben neden Abant’taydık dersek;

Kamu görevlilerinin haklı beklentilerini dile getirmek, çalışanların mevcut sorunlarına ilişkin çözüm önerilerini ifade etmek, kamu yönetimi tarafıyla ortak çözümler ve kazanım üretecek yeni yol haritaları belirlemek, bu çalıştayda kamu personel sisteminin farklı yönlerden masaya yatırılacağı, memurlara yeni haklar vermenin, refahlarını artırmanın zemini olacak anlayışları, politikaları, kazanımları hayata geçirmenin startını verecek bir iradeye ulaşmasına katkımız olmasının gerekliliğine inandığımız için diyebiliriz...

Abant çalıştayına Konfederasyon çatısı altında bulunan tüm sendikalarımız katılmış ve Genel Başkanlar düzeyinde temsiliyet sağlanmıştır..

 

Devlet Personel Başkanlığının düzenlediği çalıştayın sonucunda Örgütlenme ve toplu pazarlık hakkının tam işlemesi, kamu görevlilerinin haklarına tam olarak kavuşması, güvencelerin eksiksiz olarak hayata geçirilmesi ve geliştirilmesinin, toplumsal gelişme ve ekonomik kalkınmanın işveren ve çalışanların birliktelikleriyle olabileceğini çalıştay süresince her oturum ve her platformda dillendirdik. Ayrıca bu çerçevenin dışına çıkan, kamu görevlilerinin güvencelerini hedef alan süreç ve sonuçlara izin verilmesine de tahammül etmemizin mümkün olmadığını da ayrıca ve defaten belirttik.

 

Çalışanların beklentilerini ve önemsedikleri konuları da Çalıştay süresince katıldığımız grup çalışmalarında belirttik. Bu konuları genel hatlar ile örneklendirecek olursak;

 

-Güvenceler konusunun dokunulmazlığı özellikle de iş güvencesinin Memur-Sen tarafından önemli olduğunun gerektiği belirtilerek altı kalın ve kırmızı çizgilerle çizilmiştir.

 

-Grev hakkının; toplu sözleşmenin tamamlayıcı unsurlarından olduğunu, toplu sözleşme düzeni içerisinde mutlaka grev hakkının da düzenlenmesi gerektiğini, Grevsiz bir toplu sözleşmenin ne olursa olsun güdük kaldığını,

 

-Memuru ile sözleşme imzalamaktan korkan devlet anlayışının tam anlamıyla terk edilmesi gerektiğini, yapılacak toplantılarda çalışanların yıllardır mahrum ve mağdur oldukları birçok haklarının bu yılki toplu sözleşmede savunucusu olacağımızın bilinmesini,

 

-Çalışanları daha yeni tanıştıkları toplu sözleşme sürecinde, çalışanlarla toplu sözleşme imzalamaya başlayan ve masadan kaçmaktan vazgeçen Devletin geldiğimiz süreçte bugün, toplu sözleşme masasından konu kaçırma telaşı içinde hareket etmemesi gerektiğini,

 

-Bu ülkede herkes tarafından bilinen ancak icraata gelince, bu güne kadar iktidar olan tüm siyasiler tarafından da dillendirildiği halde Memura siyaset yasağının kalkmasının söylemden öteye geçmediğini “Kamu görevlilerine siyaset hakkı verilmesi gerektiğini!”

 

-Temel haklar üzerindeki yasakları kaldırma ve sınırlamalara son vermenin milleti ve egemenliğini esas alan demokratik devleti gerçekten var etmenin gerektiğini,

 

-Taşeronlaşmanın ülkemizde insana ve çalışma hayatına zarar verdiğinin bilinmesini, sistemin sadeleştirilerek kadrolu memur ve kamu işçisi olarak ikiye ayrılmasının yeterli olduğunun gerektiğini,

 

-Kamuya sunulan bütün hizmetlerin asli ve sürekli nitelikte kamu hizmeti olduğunu, Kamu görevlilerinin farklı türlerde istihdam edilmesinin adaletsizliğe neden olduğunu ve bu nedenle kamuda mevcutlar ve bundan sonra istihdam edilecekler dahil sadece kadrolu memur istihdam edilmesini,

 

-Kamu görevlileri arasında ücret dengesizlikleri gidermek adına yapılan düzenlemelerle son verilen mali ve sosyal hakların yeniden tesis edilmesini, tüm memurların özellikle emeklilik hakları sonrasında aldıkları ikramiyenin ve bağlanan maaşın yeterli olmadığı görüşünde birleştiklerini, İnsan onuruna yakışır saygın işin ve insan onuruna yaraşır ücretin temel bir insan hakkı olduğunu, ek ödeme adaletsizliğinin de giderilmesini,

 

-Kamu görevlilerinin köle gibi kullanıldığı bir düzeni ne istediğimizi ne de böyle bir düzene sessiz kalacağımızın bilinmesi gerektiğini,

 

-Yüz kızartıcı suçlar hariç kimsenin ekmeğiyle oynanmamasını…

 

-Görevde yükselme ve unvan değişikliği uygulamalarının ihsan olmaktan çıkarılıp adil bir uygulamaya dönüştürülmesini,

 

-Kamu yönetimi ve kamu personel sisteminin engelleri kaldırmada, engelli kamu görevlilerini destekleyen bir dönüşümü gerçekleştirmesini destekleyen ve sağlayan bir süreci başlatmalı ve bu süreci hep birlikte tamamlamamıza imkân veren bir işbirliğinin kadim hale getirilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. 

 

Çalıştayın ikinci gününde ise, Kamu Kurumlarının Yeniden Yapılandırılması ve Hizmetlerin Etkinleştirilmesi, Kamu Görevlilerinin İstihdamında Kariyer, Sınıflandırma ve Liyakat İlkeleri İle Memurların Yer Değiştirmeleri, Kamu Hizmetinde Eğitim ve Görevde Yükselme Uygulamaları, Kamu Görevlilerinin Değerlendirilmesi ve Sistem Arayışları, Kamu Kesiminde Engelli İstihdamı ve Kamu Personelinin Mali ve Sosyal Haklarının Değerlendirilmesi başlıkları altında paneller düzenlenmiştir.

 

Sonuç olarak yapılan çalıştayın Memur-Sen camiası olarak tüm çalışanlara hayırlı olmasını diliyoruz. Ancak yazının başında belirttiğim ve birilerinin de ortamı gererek kışkırtmaya çalıştığı Memurun iş güvencesinin Memur Sen’in kırmızı çizgileri olduğunu, bu güvenceye dokunmanın memur ve millet nazarında kırmızı kart yemeye sebep olacağını kimsenin unutmaması dileklerimle sözlerime son verirken selam ve saygılarımı iletirim.

 

Hoşça ve Dostça kalın Allaha emanet olun. S.A

 

                                                                      Can CANKESEN

                                                                       Genel Başkan