HABER ARŞİVİ
Memur-Sen 4. Dönem 1. Başkanlar Kurulu Toplantısı Van’da yapıldı!
05 Eylül 2011, Pazartesi
Memur-Sen 4. Dönem 1. Başkanlar Kurulu Toplantısı Van’da yapıldı!
Memur-Sen 4. Dönem 1. Başkanlar Kurulu Toplantısı,24-26.07.2011 tarihleri arasında Van’da toplanmıştır. VAN DSİ Tesisleri’nde yapılan Başkanlar Kuruluna Genel Başkanımız Can CANKESEN ve Genel mevzuat Sekreteri Yakup ÇINAR katılmıştır.
Toplantıda Memur-Sen olarak yeni Anayasa çalışmalarına yönelik, 54 bin kişi ile anket yapılması ve toplumun her kesiminin taleplerinin alınması ve çıkan sonucunda 12 Eylül günü düzenlenecek bir panelle açıklanacağı belirtilmiştir.
Memur Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet GÜNDOĞDU yaptığı konuşmada Memur Sen olarak ekim ayı sonunda uluslararası anayasa kongresi düzenleneceğini, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının katılımının sağlanacağını, görüşlerinin alınacağını ve buradan çıkacak sonucunda bir kitap haline getirileceğini beyan etmiştir.
Toplantıda Anayasa hukukçusu Doç.Dr. Osman CAN ve Doç.Dr. Erdinç YAZICI’ DA bir sunum gerçekleştirmişlerdir.
Toplantıda ayrıca 2011 yılı Toplu sözleşme Hazırlık çalışmaları ile ilgili olarak Konfederasyonumuz Genel Mevzuat Sekreteri Hacı Bayram TOMBUL tarafından da bir taslak hakkında bilgi verilmiştir.
Memur-Sen 4. Dönem 1. Başkanlar Kurulu Toplantısı sonuç bildirgesi aşağıdadır.
MEMUR-SEN 4. DÖNEM 1. İL TEMSİLCİLERİ TOPLANTISI
SONUÇ BİLDİRİSİ
Memur-Sen 4. Dönem 1. İl Temsilcileri Toplantısı 24-26 Temmuz 2011 tarihleri arasında Van/Gevaş DSİ Eğitim ve Dinlenme Tesisleri’nde yapılmıştır. Toplantıda, Demokratikleşme, Yeni Anayasa, Toplu Sözleşme Düzeni ve Toplu Sözleşme talepleri başta olmak üzere güncel konularla ilgili kapsamlı çalışma ve değerlendirmelerde bulunulmuştur.
Toplantıda, güçlü ve lider Türkiye’yi oluşturmak için; makro alanlarla birlikte mikro alanlara, kısır tartışmaları terk edip perspektif sunan açılımlara, ideolojik körlük ve bağnazlık yerine nesnel-objektif bir zemin oluşturmaya, küçük dar hedeflerle yetinmeyip devasa hedeflere yoğunlaşan bir bakış açısıyla çözümler geliştirme zorunluluğunun altı çizilmiştir.
Bu kapsamda, kronik sorunların kökten çözümüne zemin oluşturacak “Yeni Anayasa” yapmak ve Yeni Anayasa’ya paralel olarak her alandaki vesayeti sonlandıracak geniş kapsamlı demokratikleşme reformunu zaman kaybetmek tamamlamak, atılması gereken ilk adım olduğu ifade edilmiştir. Aksi takdirde, kısır tartışmalarla büyük enerji kaybının yaşanmasına devam edileceği ve bir arpa boyu yol alınamayacağı vurgulanmıştır.
Türkiye’de yaşanan siyasal krizlerin sebebinin vesayetçi anlayış olduğunun bir kez daha altının çizildiği toplantıda; vesayetin tahliyesi işlevi de görecek olan yeni anayasanın, evrensel değerlerle uyumlu, çalışma yaşamını demokratikleştirecek, toplumsal barışı sağlayacak, özgürlükçü, demokratik, herkese söz hakkı verecek, birlik, beraberlik ve kardeşliği pekiştirecek, toplumun sahip olduğu fırsat ve imkanları artıracak, katılımcılığı ve çoğulculuğu güçlendirecek şekilde tasarlanması istenmiştir.
Toplumda ayrışmaya neden olacak kavramların sık sık kullanılmasından duyulan rahatsızlığın dile getirildiği toplantıda; etnik kimliği merkeze alan, tek tipçi, dışlayıcı, ayrımcı söylem ve sembollerden kaçınılması gerektiği ifade edilmiş, yeni anayasada etnik temelli vatandaşlık tanımı yerine herkesi kuşatan yeni bir anayasal vatandaşlık tanımının, ötekileştirmeye son vereceği ve toplumu birleştireceği vurgulanmıştır.
Toplantıda, ülkemizdeki etnik sorunların, ileri demokrasilerde olduğu gibi, özgürlük alanlarını genişletme amaçlı açılım politikaları ile güvenlik politikaları eş zamanlı ve taviz vermeden uygulanmak suretiyle sağlanacak “özgürlük- güvenlik” dengesi sayesinde çözülebileceği belirtilmiştir.
Ülkemizde geçmiş dönemde uygulanan sıkıyönetim ve olağanüstü halin, terör sorununun çözümüne katkı sunmak bir tarafa halkın devlete olan güveninin zayıflamasına ve faili meçhul cinayetlerin artmasına neden olduğuna dikkat çekilen toplantıda; demokrasinin derinleşmesi açısından söz konusu dönemlerde vuku bulan hukuk dışı uygulamaların, faili meçhullerin ve kayıpların aydınlatılması gerektiği, bu amaçla karanlık olayların ve faillerinin ortaya çıkarılmasına yönelik yeni soruşturmalar başlatılması gerektiği ifade edilmiştir.
Toplantıda; şiddet merkezli anlayışları kırabilecek tek yolun Türkiye’nin Kuzeyiyle, Güneyiyle, Batısıyla, Doğusuyla karşılıklı olarak birbirini anlama, acılarını ve sevinçlerini paylaşmak suretiyle toplumsal empatiyi güçlendirmesi olduğu, kardeşlik hukukunun da bu şekilde anlamlı hale geleceği belirtilmiştir.
Toplantıda; sorunların şiddet sarmalıyla değil, demokrasi ve siyaset zemininde çözülebileceği, bu bakımdan demokratik açılımların ısrarlı ve kararlı bir biçimde sürdürülmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, “birey-devlet”, “toplum- siyaset” arasındaki güven sorununu gidererek, milletin hem devletine güvenmesini, hem de geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak; yeni reformlara, yeni yaklaşımlara, daha insani, daha ahlaki, daha yalın, daha sahici ve daha sivil yeni bir dile ihtiyaç olduğu konusunda mutabakata varılmıştır.
Çalışma hayatının demokratikleştirilmesi gerektiğinin altının çizildiği toplantıda; Anayasa değişikliğine paralel olacak şekilde toplu sözleşmeye dair ikincil mevzuatın hazırlanması, 2011 yılında toplu sözleşme düzeninin hayata geçirilmesinin önemi ve gerekliliğine mutlak vurgu yapılmıştır.
Bu tespitlerden sonra Memur-Sen 4. Dönem 1. İl Temsilcileri Toplantısı Sonuç Bildirisi’nde şu önerilere yer verilmiştir
- Demokrasi ve insan haklarını güçlendirmek için örgütlenme ve ifade özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Özgürlük alanını genişletmek ve vesayet sistemine son vermek için vesayetin taşıyıcısı ve koruyucusu konumundaki HSYK, MGK, RTÜK, YÖK ve YAŞ Anayasal kurum olmaktan çıkarılmalıdır.
- Kardeşlikte ısrarlı demokratikleşmede kararlı bir Türkiye var etmek için, demokrasi yolunda adımlarımızı hızlandırmalı; vatandaşlık kavramı, bütün kimlikleri, bütün renkleri kapsayacak şekilde Türkiye Vatandaşlığı adıyla yeniden tanımlanmalıdır.
- Askeri Yüksek Mahkemeler kaldırılarak, çift başlı yargı garabetine son verilmelidir.
- Sivil iradeyi gölgeleyen ve askeri vesayetin devamına kapı aralayan uygulamaların birinden daha kurtulmak için Genel Kurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmalıdır.
- Gerçek hukuk devletine ulaşmak için; HSYK, YAŞ ve Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler dahil bütün idari işlemlere yargı yolu açılmalıdır.
- Vesayet iklimlerine ve darbelere kapı aralayacak bütün alanlar kapatılmalı, demokrasi ve milli iradenin üzerinden darbelerin ve darbecilerin gölgesi kaldırılmalıdır. Bu kapsamda, demokratik parlamenter rejime karşı olan eylemler ve bunların sahipleri en ağır şekilde cezalandırılmalı, yargıya intikal etmiş Balyoz, Islak imza ve benzeri davalar kararlılıkla sürdürülmeli ve sonuçlandırılmalıdır.
- Demokratikleşme, bir bölgenin, sınıfın ya da etnik yapının taleplerini karşılamak üzere değil, bütün ülkenin ve bütün vatandaşlarımızın iradesini hayata geçirmek için gerçekleştirilmelidir.
- Darbe, muhtıra, sıkıyönetim ve olağanüstü hal uygulamaları başta olmak üzere anti demokratik süreçlerde işlenen, halen aydınlatılmamış ve failleri bulunmamış katliam ve faili meçhuller ortaya çıkarılmalı, cunta rejiminin karanlık ve kirli yüzü ortaya konmalıdır. Çetelerle, mafyayla, illegal yapılarla, derin oluşumlarla mücadele etme, karanlıkları aydınlatma kararlılığından asla vazgeçilmemelidir.
- Antidemokratik süreç eseri 82 Anayasası başta olmak üzere anti demokratik mevzuat; sivil, demokratik, özgürlükçü ve insanı merkeze alan yeni bir anayasayla tamamen ortadan kaldırılmalıdır.
- Koruculuk sistemi yeni sıkıntılara yol açmayacak şekilde belli bir takvim içinde kaldırılmalıdır.
- Terörle Mücadele Yasası’ndan temel hak ve özgürlükleri sınırlayan düzenlemeler ayıklanmalıdır. Tutukluluk ve gözaltı süreleri kısaltılmalı, işkenceye sıfır tolerans ilkesiyle tesis edilmeye çalışılan özgürlük ortamı devam ettirilmelidir.
- Terör ve şiddet, hak arayışı olarak gösterilemez ve meşru kabul edilemez. Terör ve şiddeti sona erdirmek için, demokratik açılım süreci hızlı ve kararlı bir şekilde devam ettirilmelidir.
- Hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, demokratikleşme sürecinin önündeki engellerin kaldırılması ve Yeni Anayasa çalışmalarının sonuçlandırılması son derece önemlidir. Bu bağlamda, Yeni Anayasa süreci herhangi bir kesintiye uğratılmaksızın devam ettirilmeli ve ivedilikle tamamlanmalıdır.
- Medya kuruluşlarının, terör olayları karşısında toplumsal mutabakatı sağlayıcı yayınlar yapması, terör ve şiddeti öven yayınlar yapmaktan kaçınması son derece önemlidir. Teröre karşı ortak tavır alınması noktasında medya, sosyal sorumluluk almalıdır.
- Kadın-erkek eşitliği yanında kadınlar arasındaki eşitlikte sağlanmalıdır. Bu kapsamda, başörtülü kadınlar, siyaset, çalışma ve eğitim başta olmak üzere hayatın her alanında yer almalıdır.
- Başta kadın ve çocuklar olmak üzere, emperyalistlerin kanlı pençeleriyle ezmeye çalıştığı mazlum milletlere uygulanan zulümlere son verilmelidir. Bu kapsamda, ABD’nin Irak ve Afganistan’da, İsrail’in Filistin ve Lübnan’da, Çin’in Doğu Türkistan’daki insanlık suçu uygulamaları sona erdirilmelidir. BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı(İİT) bu süreçte aktif politika izlemeli, zalimin gücüne, mazlumun dinine ve etnik yapısına bakmadan müdahil olmalıdır.
- Ortadoğu ülkelerindeki toplumların demokratik taleplerini saygıyla karşılıyor, bu ülkelerdeki otoriter rejimlerin çoğulcu ve katılımcı demokrasiye dönüşmesini destekliyoruz.
- Etnik ve ırk temelli sözde özerklik ilanları, masum ve makul kabul edilemez. Türkiye’nin demokratikleşmesini ve özgürleşmesini sağlayacak olan, insan onurunu esas alan temel hak ve özgürlükler katalogunun genişletilmesidir. Temel hak ve özgürlükler konusunda yaşanan sorunları, herhangi bir etnik gurubun ismi verilerek ifade etmek yerine ülkede yaşayan bütün bireyleri kapsayacak şekilde “ insan hakları sorunu” olarak ifade edilmeli ve bu başlık adı altında çözüme kavuşturulmalıdır.
- Kadına ve çocuklara yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığa karşı yeni önlemler yürürlüğe konmalıdır.
- Türkiye, temel hak ve özgürlüklere ilişkin insan onuruna dayanan düzenlemeleri, AB üyelik sürecinin gereği olarak değil vatandaşları bunu çoktan hak ettiği için hayata geçirmelidir.
- 28 Şubat döneminin dayatması, ma’şeri vicdana sığmayan ve hukuka aykırılığı tartışmasız olan Kur’an eğitimine yaş sınırlaması ilkelliğine artık son verilmelidir.
- Türkiye ortak tarih, kültür, medeniyet birliği içerisinde yer aldığı ülkeler ve bölgeler başta olmak üzere tüm küresel zeminlerde proaktif politikalarını artırarak, küresel barışın sağlanması, emperyalist zulümlerin sona ermesi için daha çok çaba sarf etmelidir.
- Mazlum Filistin halkına dünyanın dört bir yanından ulaştırılmaya çalışılan insani yardımları engelleyen devletler kınanmalı, Filistin halkına ve insani yardım götürmek için çalışan uluslararası aktivistlere destek verilmelidir.
- 18. Milli Eğitim Şurası kararları arasında yer verilen milli güvenlik dersinin branş öğretmenlerince okutulması kararı hayata geçirilmeli, kesintisiz zorunlu eğitim ve karma eğitim dayatmalarına son verilmelidir.
- Din öğretimi alanındaki mevcut uygulamaların yanı sıra bireylerin dini eğitim imkanlarından yararlanmasına yönelik uygun zemin oluşturulmalıdır.
- Avrupa Sosyal Şartı’nın örgütlenme ve toplu pazarlık hakkını düzenleyen 5. ve 6. maddelerine konulan çekinceler kaldırılmalıdır.
- AB müzakere sürecinde “Sosyal Politika ve İstihdam” başlıklı 19. faslın açılması için çalışma hayatının demokratikleşmesi noktasındaki mevzuat eksikliği giderilmelidir.
- Toplu sözleşmenin ayrılmaz parçası olan grev hakkı, yeni anayasada mutlaka yer almalıdır.
- 4/B statüsünde istihdam edilen kamu görevlilerinin Konfederasyonumuzun ısrarlı talebiyle kadroya alınması olumlu olmakla birlikte halen 4/B statüsünde personel istihdamı yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bu çerçevede, 4/B’li personel istihdamı durdurulmalı, başta TRT, il özel idareleri, belediyeler ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde görev yapanlar olmak üzere sözleşmeli personelin tamamı kadroya geçirilmelidir.
- 4/C statüsünde istihdam edilen kamu görevlileri, eş ve çocuk yardımından yararlandırılmalı ve kadroya geçirilmelidir.
- Aday memurlar ile Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet hizmetlerinde görev yapan sivil memurlar sendikalı olma hakkına kavuşturularak örgütlenmedeki kısıtlılık ve sınırlılıklar kaldırılmalıdır.
- Eşit işe eşit ücret ilkesinin tam olarak uygulanmamasından doğan adaletsizlikler giderilmeli, angaryaya dönüşen taşeronlaşmaya, çalışanların sosyal mağduriyetine sebep olan özelleştirme uygulamalarına son verilmelidir.
- Kamu görevlilerinin birikimlerini siyasete yansıtmasını engelleyen siyaset yasağı kaldırılmalı ve 2.5 milyon kamu görevlisinin birikimi siyaset kurumuna kazandırılmalıdır.
- Toplu Sözleşmenin ikincil mevzuatı bir an önce yürürlüğe konularak 2011 toplu sözleşme süreci başlatılmalıdır. Konfederasyon ve sendikaların talepleri doğrultusunda 4688 sayılı kanunda gerekli değişiklikler yapılmalıdır.
- GAP’tan sonra DAP ve KOP idarelerinin kurulması olumlu olmakla birlikte bu idarelerin yapılanmasında katılımcılığın sağlanmaması önemli bir eksikliktir. Bu eksikliği gidermek üzere, başta sendikalar olmak üzere sivil toplum kuruluşları ile girişimcilere de bu idarelerde temsilci bulundurma imkanı sağlanmalıdır. .
- Türkiye’de işsizlik tek rakamlara kadar düşse de tehdit ve tehlike olmaya devam etmektedir. İşsizliğin panzehiri olan tarım ve hayvancılık sektöründe yatırımlar artırılmalı, tarım ve hayvansal ürünler endüstrisi ileri teknolojiyle geliştirilmelidir.
- Kamunun istihdam açığını kapatmak için hızla kamuya eleman alımı gerçekleştirilerek boş kadrolar doldurulmalıdır.
- Türkiye ekonomisi hem Avrupa’da hem de dünya ekonomileri içinde en çok büyüyen ekonomilerin başındadır, bu durumu olumlu bulmakla birlikte büyümenin tüketim ve ithalat odaklı olması kaygı vericidir. Bu tür büyüme yerine ihracat ve üretim merkezli bir büyüme stratejisine öncelik verilmelidir.
HABER ARŞİVİ
-
Baş Sağlığı
09 Mayıs 2013, Perşembe -
Geçmiş Olsun
08 Mayıs 2013, Çarşamba -
Baş Sağlığı
08 Mayıs 2013, Çarşamba -
MUŞ İL DİVAN TOPLANTISI YAPILDI
08 Mayıs 2013, Çarşamba -
Geçmiş Olsun
06 Mayıs 2013, Pazartesi -
TOPLU SÖZLEŞME MASASINA HAZIRLIK.
06 Mayıs 2013, Pazartesi -
ANKARA GAR TEMSİLCİMİZE GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİ.
04 Mayıs 2013, Cumartesi -
ADIYAMAN
03 Mayıs 2013, Cuma -
VAN
03 Mayıs 2013, Cuma -
Baş Sağlığı
02 Mayıs 2013, Perşembe -
Baş Sağlığı
02 Mayıs 2013, Perşembe -
Baş sağlığı
24 Nisan 2013, Çarşamba -
Baş sağlığı
24 Nisan 2013, Çarşamba -
ULUSAL EGEMENLİĞİN 93. YILI KUTLU OLSUN
22 Nisan 2013, Pazartesi -
İSTANBUL 2 NOLU ŞUBE
15 Nisan 2013, Pazartesi