KARDEŞLİK VE DEMOKRASİ MÜCADELEMİZİ KİMSE TEST EDEMEZ

---

05 Eylül 2011, Pazartesi

Bu karalama acziyetine düşenler, basın açıklamalarına dayanak aldıkları sözde raporda Konfederasyonumuz Memur-Sen’in herhangi bir temsilcisinin imzası olmadığını bilmelerine rağmen kamuoyuna yalan ve yanıltıcı bilgi vermekten kaçınmamışlardır. Evet, söz konusu basın açıklamalarına konu edilen ve Memur-Sen’e çamur atma malzemesi olarak kullanmaya çalıştıkları raporun ne yazımında ne de kamuoyuyla paylaşım aşamalarında Konfederasyon temsilcilerimiz yer almadığı gibi anılan raporda Konfederasyonumuz temsilcilerinin imzası da bulunmamaktadır.

Kamu-Sen Konfederasyonu’nun, akl-ı selim ve izan sahibi kamuoyunun yakından takip ettiği gibi Konfederasyonumuzun terör faaliyetleri ve terör örgütüyle ilgili görüş ve değerlendirmelerinin yer aldığı basın açıklamalarını takip etmediği anlaşılıyor. Eğer takip etselerdi; her paragrafında ayrı bir yalana, bütününde ise “insanilik” kavramıyla bağdaşmayacak karalama anlayışına yer vererek kaleme aldıkları basın açıklamasını, ne yazar ne de yayımlarlardı. Kendilerini akl-ı selime ve izana davet etmenin anlamsız olduğu konusundaki görüşümüzü bir kez daha haklı çıkaran Kamu-Sen’in basın açıklamasına kapsamlı bir cevap, yalancıyı “doğrulukla onurlandırmak” olur. Kısa ve özlü bir açıklamayı yeterli görüyoruz. “Yazılanların yalan, yazanların yalancı, amacı karalama” olan basın açıklaması, Memur-Sen’e zarar vermez, Kamu-Sen’e üye getirmez.

“Uydurma yetenekleri anlama yeteneklerinden daha yüksek” olanlar, 13 askerimizin hunharca şehit edildiği gün yayımladığımız ve eli kanlı terör örgütünü kınadığımız “Barış ve Huzurumuza Kastedenleri Lanetliyoruz” başlıklı basın açıklamamız ile “Çözüm… Kardeşlikte Israrlı Demokratikleşmede Kararlı Türkiye” başlıklı basın açıklamamızla “sözde demokratik özerklik” ilan edenlere yönelik sert cevaplarımızı ya anlamadılar ya da görmediler.

Yazımında ve yayımında teşkilatımızın hiçbir mensubunun yer almadığı sözde bir rapora dayanarak Konfederasyonumuzu karalama gayretini gösteren bu zevat, Memur-Sen’e karşı gayri ahlaki saldırılarına bir yenisini eklemiştir. Mesnetsiz ve gerçek dışı iddialara yer verdikleri basın açıklamasıyla terör örgütünün ekmeğine yağ sürdüklerinin farkına varamayacak kadar gözü dönmüş bu zevatın, terörle mücadele konusunda ne kadar (b)ilgisiz olduğu ve amaçlarının üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Bugüne kadar sendikacılık adına hiçbir şey ortaya koymayanların, vesayet rejimini savunanların; İl ve İlçe temsilcileri ağır saldırılara maruz kalan, kaçırılan araçları ve evleri kundaklanan, hepsinden önemlisi il, ilçe temsilcileri ile üyeleri terör örgütü tarafından şehit edilen ve bu surette terörün faturasını en ağır şekilde ödeyen Konfederasyonumuza ve cefakâr teşkilatımıza yönelik karalama çabaları, en hafif tabiriyle basiretsizliktir.

Terörle mücadele konusunda duruşu güneş gibi olan Konfederasyonumuzu yanlış bilgilerin üstüne giydirdikleri yalanlarla karalamaya çalışanları kamuoyu vicdanına, bütün ülkeyi yasa boğan 13 gencimizin şahadetiyle sonuçlanan terör eyleminden yeni üyeler çıkarmaya çalışanların sendikacılık anlayışını da kamu görevlilerinin takdirine havale ediyoruz.

Memur-Sen; hiçbir tahrike kapılmadan, akıl tutulmasıyla yapılan karalamalara aldırış etmeden teşkilatının yaşadığı acıları ve sıkıntıları unutmadan; terörle, saldırılarla, pusularla, kurşunla bir yere varılamayacağını dile getirmekten asla çekinmemiştir, çekinmeyecektir. Bu vesileyle, başta hain saldırıda şehit düşen 13 askerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi tekrar rahmetle anıyor, Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu olarak kararlılıkla sürdürdüğümüz kardeşlik ve demokrasi mücadelemizi kimsenin test edemeyeceğini bir kez daha yineliyoruz.