DEĞERLERİNE BAĞLI, DÜNYADAKİ GELİŞMELERE AÇIK BİR NESİL YETİŞTİRMEK HEPİMİZİN GÖREVİDİR

---

05 Eylül 2011, Pazartesi

Bağımsızlık yolunda ilk adımın atıldığı 19 Mayıs, daha sonra gençlik ve spor bayramı olarak kutlanmaya başlamıştır.

Bugün, övüncünü yaşadığımız destanlar ve kahramanlıklar o zamanın gençleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Gelecekte, günümüzden bu şekilde övgüyle bahsedilmesini istiyorsak, demokratik bir ortam hazırlanması ve demokrasinin güvence altına alınmasına yönelik çalışmalarda bulunmalıyız. Bunun en önemli vasıtası ise sivil ve demokratik bir anayasadır.

Gençlerimiz ise,  Necip Fazıl Kısakürek’in “Kim var?” diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert “ ben varım!” cevabını verici, her ferdi “benim olmadığım yerde kimse yoktur!” fikrini besleyici bir dava ahlakına kaynak bir gençlik…” anlayışına sahip olmalıdır. Gençler,  oluşturulan bu sağlam zemin üzerinde kendi ahlak, kültür ve medeniyet değerlerinden de güç alarak ülkemizi aydınlık yarınlara daha güçlü taşıyacaklardır.

Bir ülkenin zenginlikleri sayılırken, en büyük zenginlik olarak o ülkenin genç nüfusu gösterilmektedir. Bu çerçevede, yaşlanan Avrupa ülkeleri içinde en genç nüfusa sahip ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Bu, ülkemiz için büyük bir avantajdır. Ancak, bu genç nüfus iyi yetiştirilmediği takdirde sorunları çözen ve sorumluluk alan bir kesim olmak yerine bizzat sorunun kendisi haline gelebilir ve avantaj dezavantaja dönüşür.

Milli mücadelenin büyük bir kısmını gençlerle tamamlayan Mustafa Kemal Atatürk, ilk adımın atıldığı 19 Mayıs tarihini de gençlere armağan etmiştir. Bir bayram olarak kutlanan bu gün, sadece stadlarda yapılan kutlamalarla sınırlı kalmamalı, gençlere yönelik çalışmaları da yeniden gözden geçirmemize vesile olmalıdır.

 

Bu duygu ve düşüncelerle, başta gençlerimiz olmak üzere milletimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, muasır medeniyet seviyesinin üstünde aydınlık bir gelecek diliyoruz.